Yapay Zeka ve İnsanın Ortak Kader Yolculuğu Başladı.
Google, 2023 I/O toplantısında her ne kadar yeni ürünler tanıtılsa da gündem üretici yapay zekaydı. İnsan, düşünen ve teknoloji üreten bir varlık olarak ürettiği aletlerin her zaman efendisi oldu. Alet kullandıkça insan ve teknoloji beraber evrildi. Bilgi devrimiyle beraber üretilen bilginin işlenmesi insan zekasının tek başına altından kalkamayacağı bir duruma geldi. Öyle ki yapay zekanın, öğrenme kabiliyeti her geçen gün artarak yakın gelecekte insan zekasını geçme ihtimali var. İnsan ve yapay zeka kendi geleceklerini belirleyecek ortak yolcuklarına başladı. Bu geleceği ise insanın yapay zeka ile arasındaki ilişkiyi benimseme biçimi şekillendirecek. Bunu, Google’ın toplantısında açık bir şekilde hissettik.
Google, I/O 2023 toplantısını 10 Mayıs’ta Şirketin Genel Merkezi Mountain View’de gerçekleştirdi. Google ve Alphabet CEO’su Sundar Pichai açılış konuşmasında yeni ürünleri ve Google’ın gelecekteki stratejisini anlattı. Open AI’nın, önce ChatGPT3’ü hemen ardından Chat GPT’4 ü çıkarması belli ki Google üst yönetiminde bir rahatsızlık yaratmış. Konuşmanın başlarında yapay zeka ile uyumlu ürünleri ilk çıkaranın Google olduğunu özellikle belirtti.
Bu seneki toplantının konusu birçok yenilikle beraber üretici yapay zekaydı(Genrative AI). Yapay zekanın artık hayatımızı nasıl daha da kolaylaştıracağı ve işleri nasıl hızlandıracağı temel konuydu.
Yapay zekanının hayatımıza tam anlamıyla girmesiyle beraber öngöremediğimiz bir dünyaya da adım atmış olduk. Google, mümkün olduğu kadar çok cihazı ve insanı birbirine bağlayarak daha çok bilginin çevrimiçi olması çabası içinde. Bunun için insanların rahatlıkla kullanabildiği giyilebir ürünleri çeşitlendirmek için Android’i geliştiriyor.
Bilginin hızlı ve kolay dağılımı için kodlama altyapısını AI ile hazır hale getiriyorlar. Tabi Pichai buna bilginin cesur ve sorumlu bir yaklaşımla dağıtılmasını ekledi. Ayrıca bilginin üretiminin güvenilir ve yine sorumlu bir tavırla yönetilmesi gerektiğini de belirtti. Toplantıda sorumlu kelimesini her katılımcı en az 4-5 defa vurguladı. Bunun neden böyle olduğunu birazdan tartışırız ama önce Google’ın getirdiği yeniliklere bakalım.
Yapay Zeka: Herkesin Sorusuna Bir Cevap Var
Son çeyrek yüzyılda yaratılan bilgiyi işlemek artık insan zihninin tek başına altından kalkamayacağı bir sorun. İnsanın başlattığı bilgi çağı artık insan zekasını aşan bir konuma geldi. Bunu daha somut hale getirmek için aşağıdaki gibi boş bir uzay düşünelim.
Daha sonra boş uzaya bir nokta koyalım.
Enter tuşuna bastığımızda aşağıdaki sonucu alırız.
Bir noktadan 0,34 saniyede 1.940.000 sonuç buluruz. Bu durum insanlık için yeni bir Big Bang’dir. Bu bilgi birikimi son 25 yılda insanların paylaşımları sayesinde gerçekleşmiştir.
Yapay zeka daha çok kullanıldıkça bilgi artışı hızlanarak artmaya devam edecek. Böyle olduğu için yapay zeka artık beraber yaşamak zorunda olduğumuz bir gerçek.
Google için öncelikli olan, dünyada oluşan tüm bilgiye organize bir şekilde evrensel boyutta ulaşılması. Ayrıca yaratılan bilginin yararlı bir şekilde kullanılması da ikinci önemli bir konu. Bunu da AI altyapısını devamlı geliştirerek yapacak.
Son gelişmeler, insan geri bildirim döngüsünün çok modlu bir yapıyla her zamankinden daha etkin olacağını gösteriyor. Bunun için geçen yıl tanıttıkları PaLM’ı geliştirerek bu sene PaLM 2’yi devreye aldılar.
PaLM 2 yeni nesil dil modeli. Çok dilli olan bu model 100 e yakın dili çevirebiliyor. Ayrıca muhakeme ve kodlama kapasitesi daha da gelişmiş durumda. Böyle olması nüans ve vurguları daha iyi anlayarak çözüme dönük kodlama altyapısını sunmasını sağlıyor. Güçlü bir mantık ve muhakeme yeteneğinin yanında bilimsel sayfalar ve matematiksel açıklamaları içeren geniş bir veri seti de var.
Python ve Javascript gibi bilinen birçok barındırma dilini kapsıyor. Ayrıca yukarıda belirttiğimiz gibi kendisi de bazı kod dillerinden özel kod üretebiliyor.
Yapay Zeka: Daha Sorumlu Olmamız Gereken Bir Dönem
Google, yapay zeka çalışmalarını daha güvenli ve sorumlu bir şekilde yürütmek için Brain Team ve Deep Mind ekiplerini birleştirdi. Google Deep Mind olarak faaliyete başlayan bu ekip ilk çalışmasına GEMINI projesiyle başladı. Henüz eğitim aşamasında olan GEMINI devreye girdiğinde Google rekabetteki konumunu daha da güçlendirmiş olacak. Gemini, geliştirilmiş API entegrasyonlarıyla daha çok cihazla konuşabilecek. Bununla beraber gelecek odaklı planlama yapacağı bir hafıza kapasitesine de sahip olacak.
Google yapay zeka sorumluluğuna da yatırım yaparak yanlış bilgi akışının önüne geçmek istiyor. Bunu da Watermarking ve Metadata uygulamalarıyla gerçekleştirecek.
Watermarking, birleştirme ile üretilen görsellerin tespitini sağlıyor. Ayrıca Metadata ile içerik üreticileri haberin kaynağından daha fazla bilgi alabiliyor. Böylece yayımcılar doğru haberle yanlış bilgiyi ayırt edebiliyor. Bu da bilgi kirliliğini engelleyen ve güvenilirliği arttıran bir uygulama.
İnsanların bu yeniliklerle daha kolay iletişime geçebilmesi için Mart ayında Bard uygulamasını devreye soktu. Bard sayesinde insanlar yapay zekayla daha kolay iletişim kurup işbirliği yapabilecek.
Google, bu yıl açıkladığı yeniliklerin daha fazlasını belki daha da yakın bir zamanda açıklayabilir. Öncelikle yapay zeka, yenilik olarak sunulan ürünlerin hayat süresini kısaltıyor. Ayrıca rekabet müsaade etmediğinden dolayı bu sürenin öne çekilme ihtimali de var.
Yapay zekanın hayatımıza girmesiyle öngeremediğimiz bir dünyaya adım atmış olduk. Bir zamanlar en iyimser olanlar bile bunun önünde durulamayacağının farkında. Bu sebeple işi iyi temennilere bırakarak iyi umutlar beslemeye çalışıyor. Kaderi kabul edip “yürüyelim bakalım” havası var. AI, insanların hem umutlu hem de tedbirli olması için geçerli sebepler sunuyor.
Yapay Zeka’da İyimser ve Kötümser Senaryolar
İnsan, kontrolü her zaman elinde tuttuğunu düşünür. Ne var ki makinelerin öğrenebilmesi, kendi aralarında konuşabilmesi ve örüntü oluşturabilmesi bunun tersinin de olabileceğini gösteriyor. Şu anda hisleri olmasa da bunları yaratma yeteneğini onlara yüklüyoruz. Bunun sonucunda yapay zeka, sorduğunuz her soruya yeni bakış açıları getirerek daha kapsayıcı bir cevap veriyor.
Bard, ucu kapalı bir soru sorduğunuzda detay içeren ve sizi düşündüren yanıt verebiliyor. Bu sayede yardımlaşma ve işbirliği hissini geliştiriyor.
Teşekkür edip çıkmak istediğinizde kibarca öğrenmek istediğiniz başka şeyleri araştırıyor. Siz sordukça ona bilgiye nasıl ulaşabileceğini gösteren veriyi aktarmış oluyorsunuz.
Deney aşamasında olan bu programlar etkileşime geçtikçe kendilerini geliştiriyor. Yakında yapay zeka, milyarlarca insanın trilyonlarca soru sormasıyla, tüm insanlığın bildiğinden daha fazlasını depolayacak bir hafızaya sahip olacak. Bunun sonucunda insanlığın bugüne kadar cevaplayamadığı birçok sorunun cevabına da ulaşmış olacağız.
Algoritmalar insan elinde olsa da kontrol gerçekten insanda olmayabilir. Bugün insana yararlı olan yarın tersine dönebilir. 2030 yılında 30 milyar cihazın birbiriyle konuşacağı tahmin ediliyor. Yapay zeka insan zihnini aşmışken birbiriyle konuşabilen ve farklı düşünen milyarlarca makineyi nasıl yeniden programlayabilirsiniz?
Yapay Zeka ve İyimser Senaryolar
Raymond Kurzweil, bir bilim insanı, mucit ve birçok konuda tahminleri tutmuş bir fütürist olarak yapay zekanın en ateşli savunucularından. Yapay zeka, Turing Testi’ni, Kurzweil’in tahmini olan 2029 yılından önce geçerek artık testi makineler için bir kıstas olmaktan çıkardı. Kurzweil, yapay zekanın insan zekasını geçeceğine ve insanlığı radikal bir biçimde değiştireceğine inanıyor.
Kurzweil, ters mühendislikle beynin çözülüp yeniden bilgisayara yüklenebileceğini, bilgisayarın bilgiyi işleme hızı ve insan beyin gücünün birleşmesiyle insanlığın 2045 yılında tekilliğe gideceğini öngörüyor. İnsan beynini bilgisayara yükleyerek oluşacak süper beyin sayesinde insanlar beden yetkinliklerini arttırmak için sanal beden satın alabilecek. Bu tarihten sonra artık insanlık yeni bir evreye geçecek.
Nano teknolojinin gelişmesiyle insana enjekte edilecek nano robotlar, insan sağlığına zararlı kanser hücresi de dahil tüm virüsleri temizleyip bağışıklığı arttıracak. Bu da ölümsüzlüğün önünü açacak.
Kurzweil’in tüm bu savları teknoloji geliştikçe bilginin de üstel olarak arttığı Hızlandırılmış İvme Yasası ve Moore Kanunu’na dayanıyor. R. Kurzweil bu tahminlerini içindeki bilim tutkusu ile yapıyor. Bir bilim insanı ile sıradan bir insanın kaygıları farklıdır. Tekillik ona göre insanlık için bir ilerlemeyken bizde farklı duygulara sebep olur.
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg’de yapay zekanın insanlığın geleceği için faydalı olduğu görüşünde. Facebook’un tıpta devrim yaratacağını iddia ettiği yapay zeka çalışması insanların düşüncelerini okumayı başardı. Facebook, yapay zeka ile insanlığın sosyal ve ekonomik refahının artacağı görüşünde.
Yapay Zeka ve Kötümser Senaryolar
Yapay zeka konusunda kötümser olanların, AI’nın insanlık tarafından kullanılmasını olumlu bulsa da tedirgin olmaları için haklı sebepleri var.
2018 yılına kadar Open AI’ın yönetiminde olan ve Neurolink’in patronu olarak yapay zekaya yatırım yapmayı sürdüren Elon Musk, kontrolün insan elinden kaçması durumunda medeniyetin yok olacağı görüşünde. Başlangıçta kar amacı gütmeyen OpenAI’ya büyük destek veren Musk, OpenAI’nın Microsoft’la yaptığı işbirliğinden sonra desteğini çekti.
Musk, endişelerini dile getirirken robotların zannettiğimizden daha zeki olduğunu vurguluyor. İnsanlar, robotları sempatiyle izlerken onlar çevresindeki tüm bilgileri, içindeki veri bankasında işleyerek analiz eder.
İnsanlar daha çok yapay zekalı ürünler kullandıkça AI daha tehlikeli oluyor. Musk yapay zekanın umduğunun dışında farklı bir yola saptığını söylüyor.
Yapay zekaya yatırım yapıp yıllardır AI nın insanlık için tehlikeli olabileceğini söyleyenlerden biri de Bill Gates. Bundan 8 yıl önce Reddit AMA oturumunda sorulan bir soruya bazı insanların bundan neden endişe etmediklerine hayret ettiğini söyleyerek cevap vermişti. Bugün AI nın iyi taraflarını konuşuyor olsa da bazı ortamlarda endişelerini yine de dile getiriyor.
Stephan Hawking, yapay zekayı insanlık için bir başarı olarak gördü. Ama nasıl yönetileceği bilinmezse insan soyunun sonunu getirebileceğini söylemişti. Hatta yaşadığımız dünyadan gitmek için geçerli sebepler arasında bile görmüştü.
Hawking’e göre yavaş biyolojik evrim geçiren bir canlı, evrimi hızlı yaşayanın karşısında yok olur.
Sonuç
Yapay zeka gezegenimiz için büyük sorun olan iklim değişikliği, açlık ve sağlık gibi kronik sorunların çözümünde insanlığa çok faydalı olur. Bunun tam tersi sorumlu davranmazsak bu sorunların üzerine yeni bir sorunumuz daha olur. Üstelik bu sorun bizim sonumuz da olabilir.
İnsan dışındaki başka türler sadece yaşamak için birbirine saldırır. Ne var ki insan daha fazlasına sahip olmak için kendi türünü yok eder ya da egemenliği altına almaya çalışır. İnsanın bu açgözlülüğü ve korkusu insanlık için tehlikeli olan bir konuda bile geri adım atmasını engeller. Sırf diğer insandan geri kalmamak için bile bile yok etmeye devam eder. Ormanı, havayı, suyu, denizleri vb. her şeyi özgürlüğünü kaybetmemek için yok eder. Bilir ki geride kalırsa başka bir insanın egemenliği altına girecektir.
Doğanın bir yasası olarak teknolojiyle beraber evrilip değişimi anlayabiliyorum ama kontrolün hep insanda olacağı düşüncesi beni ürkütüyor.
İnsan dünyada bilinen en zeki varlıktır ama duygusaldır. Zaafları vardır. Merak ve ilk olma arzusu insanda cüreti arttırır. Yapay zeka, iklim değişikliği ya da silahlanma gibi insanlığı tehdit eden konularda insanların anlaşamaması da bu yüzden olsa gerek.
Yapay zeka insan eseridir ve insan, kaderini değiştirecek bir yola girmiştir.
Google’ın yeni çıkardığı ürünler gerçekten harika şeyler ama bunları hep insan kullanacaksa güzel. Öngöremediğimiz bir geleceğe yol alıyoruz. Yürüyelim bakalım.
Hakan bey güzel yazmissiniz
Teşekkürler