Kadın Tarihi Ayı ve gününü en kapsayıcı şekilde kutlayalım.
Kadın Tarihi Ayı, Mart ayı boyunca süren bir kutlamadır. Tarihte kadınların toplumsal olaylara ve bilime katkılarını vurgulamak amacıyla düzenlenir. ABD, dünyanın önemli sorunlarını tek bir günde kutlamaktan çok onu bütün bir aya yayarak farkındalığı arttırıyor. Siyahi ayda olduğu gibi Mart ayını da Kadın Tarihi Ayı ilan ederek dünyanın gelişmesine engel olan sorunlara daha güçlü vurgu yapmaya devam ediyor.
Her yıl Mart ayı, başkanlık bildirisi ile Kadın Tarihi Ayı olarak belirlenmektedir. Başlangıçta bu ay, kadınların Amerikan tarihine yaptığı katkıları onurlandırmak için kutlansa da 1987 yılından beri cinsiyet ayrımcılığına farkındalık yaratmaya devam ediyor.
Kadın Tarihi Ayı: Her hareket gücünü geçmişinden alır.
Kadın Tarihi Ayı’nın kökleri, 20. yüzyılın başlarında kadınların örgütlenme çabalarından gelir. Tarihi bir olay olan 08 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tanınmasına dayanmaktadır.
1909 ile 1911 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri’nde çalışan kadınlar düşük ücretleri, mevzuat eksikliğini ve zorlu çalışma koşullarını protesto etmek amacıyla Ulusal Kadın Sendikaları Birliği altında birleşti.
Mart 1911’de New York’ta çıkan trajik Triangle Gömlek Fabrikası yangınında çoğu İtalyan ve Yahudi göçmen olmak üzere 120’den fazla çalışan kadın hayatını kaybetti. Kadınlar, korkunç çalışma koşullarına ve adaletsiz iş uygulamalarına seslerini yükselterek tepki gösterdi.
Bu arada Avrupa’da Clara Zetkin ve Sosyalist Kadınlar Enternasyonali, 08 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak tanınması için mücadele etmekteydi. Sonuçta 08 Mart her yıl dünya çapında çalışan kadınların kutladığı özel bir gün oldu. Aynı zamanda bu kutlama, 1917’de St. Petersburg’da 10.000 kadın tekstil işçisinin genel greve gitmesine sebep olmuş ve Bolşevik devrimini tetiklemiştir. Öyle ki bu olay dünya siyasi tarihi üzerinde de önemli bir iz bırakmıştır.
Birleşmiş Milletler, 1977 yılında üye ülkelerin 08 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü olarak kabul etmesi için çağrı yaptı. Böylece 08 Mart, kadınların katkısının küresel olarak kutlandığı bir gün oldu.
Kadın hareketi zamanla bazı ülkelerde öyle ileri gitti ki siyasi hayatı etkileyecek güce ulaştı. Mesela Filipinler’de Ulusal Kadınlar Ayı Kutlaması kadınların ortak sorunlarını ele alan bir platform haline geldi. Kadınların başarılarını öne çıkaran, kadınların güçlenmesi ve cinsiyet eşitliği ile ilgili çalışmalar bu platformda gündeme geldi.
Kadın hareketi: İlham ve katılım
Kadın hareketi bir grubun ya da devletin tekelinde olmayan bireysel bir harekettir. Bireysel hareketlerin ilham verdiği ve katılımla büyüyerek gücünü arttıran bir tepkidir. Eğer ilham olmazsa duygular harekete geçmez ve inanç oluşmaz. İnanç olmazsa önyargıları kıracak cesaret ve kararlılık yaratılamaz. Hatta davanın haklılığı, ilham veren kadınlar arttıkça erkeklere de sirayet eder. Bunun sonucunda erkekler de kendi özgürlüklerinin kadın hareketinde yattığını görür.
Cinsiyet eşitliği bir demokrasi, zenginlik ve insan hakları meselesidir. Dünyanın yarısının mutsuz olduğu bir dünyanın huzurlu olması mümkün değildir. Sorun, bir erkek ya da kadın meselesi değildir. Sorun iklim değişikliği, eğitim, ırkçılık ve demokrasi gibi küresel meselelerde dünyanın aklının yarısının atıl durmasıdır. Bir insanın beyninin yarısının çalışmaması gibidir.
Küresel meselelerin meydana gelmesinde kadınların da etkisi varken bu sorunların çözümünde onların bakış açısının eksikliği sorunları çözümsüz bırakır. Oysa ki küresel sorunların çözümü ortak hafıza ve aklın tam katılımıyla mümkündür. Katılım sağlayan her birey çözüme katkı sundukça kendini değerli hisseder ve çözümün bir parçası olur.
Kadının olmadığı yerde bunu sorgulamak ve ona karşı gösterilen kötü muameleye tepki göstermek, zenginliğin ve mutluluğun temel şartı olan adalet ve barışı getirir. Kimse yapacağı katılımı küçük görmemelidir. Her küçük çaba yanımızdaki insanda farklı bir aydınlanma yaratır. Alınan her ilham bir diğer insana olumlu bir enerji taşır. Bir kelebek etkisiyle başlayan hareket arzulanan büyük etkiyi yaratabilir.
Kadın Tarihi Ayı: Bir kelebeğin kanat çırpması
1970’lere kadar kadınların tarihi, kamuoyunda neredeyse bilinmeyen bir konuydu. 08 Mart’ın Kadınlar Günü olarak ilan edilmesinden sonra 1978 yılında Kadınlar Günü’nün 1 hafta boyunca kutlanması planlandı. Bunun sonucunda Kaliforniya’nın Sonoma İlçesi’nde “Kadın Tarihi Haftası” adıyla yerel bir kutlama yapıldı. Ertesi yıl diğer toplulukların kendi Kadın Tarihi Haftası kutlamalarını başlatmasıyla hareket ülke geneline yayıldı.
Kutlamanın odak noktası 8 Mart’ı da içine alan Dünya Kadınlar Haftasıydı. Sonuçta bu hareket coşkuyla karşılandı ve onlarca okul, Kadın Tarihi Haftası için özel programlar planladı. Yüzden fazla kadın ülke genelindeki sınıflarda özel sunumlar yaptı. Bunun yanında her yıl düzenlenen “Gerçek Kadın” Kompozisyon Yarışması’na yüzlerce katılım gerçekleşti. Kutlamalar, Santa Rosa şehir merkezinde gerçekleşen bir geçit töreni ve programla sona erdi.
Mart, Kadın Tarihi Ayı şeçiliyor.
1979’da Molly Murphy MacGregor, ünlü tarihçi Gerda Lerner’in başkanlığını yaptığı Sarah Lawrence Koleji Kadın Tarihi Enstitüsü’ne katıldı. Bu enstitü, kadın ve erkek örgütlerinin ulusal liderlerinin katıldığı bir kurumdu. Katılımcılar, Sonoma’daki kutlamaların başarısını öğrendiklerinde benzer kutlamaları kendi örgütleri ve okul bölgelerinde de başlatmaya karar verdiler. Ayrıca ABD’nin diğer bölgelerinde “Ulusal Kadın Tarihi Haftası” düzenlenmesi çabalarını destekleme konusunda da anlaştılar.
ABD, Şubat 1980’de Başkan Carter’ın deklarasyonuyla 8 Mart haftasını Ulusal Kadın Tarihi Haftası olarak ilan etti. Aynı yıl Temsilciler Meclisi’nde bulunan kadın temsilci Barbara Mikulski ve senatör Orrin Hatch, 1981’de kutlanacak hafta için Kongre Kararına ortak sponsor oldular.
Haber ülke genelinde büyük etki yarattı. Eğitim bakanlığı, sınıflarda eşitliği sağlamanın en etkili yolunun Ulusal Kadın Tarihi Haftası kutlamaları olduğunu gördü. Birçok eyalette devlet okulları için ortak müfredat oluşturuldu. Kuruluşlar kendi yerel bölgelerinde makale yarışmalarına ve diğer özel programlara sponsor oldu. Birkaç yıl içinde binlerce okul ve topluluk valilerin, belediye meclislerinin ve ABD Kongresi’nin kararlarıyla desteklenen Ulusal Kadın Tarihi Haftasını kutlamaya başladı.
Ulusal Kadın Tarihi İttifakı her yıl binlerce kişiyi, yüzlerce eğitim ve kadın örgütünü kapsayan ulusal bir çabaya öncülük etmeye başladı. 1986 yılına gelindiğinde 14 eyalet Mart ayını Kadın Tarihi Ayı olarak ilan etmişti. Sonuçta 1987’de Kongre, Mart ayını sonsuza kadar Ulusal Kadın Tarihi Ayı olarak ilan etti.
Amerika’da bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın her yerinde Mart ayını Kadın Tarihi Ayı olarak tanınmasına yol açtı.
Kadınlar Günü 2024 teması: Katılıma ilham ver.
Uluslararası Kadınlar Günü 2023 teması “Eşitliği Kucakla” sloganı olarak belirlendi . Tema, mutlu bir yarın ve ortak bir gelecek için cinsiyet eşitliğinin temel şart olduğunu vurguladı.
Kadın hareketi, 2024 temasını ise kapsayıcılığı genişleterek “İnspire İnclusion” sloganı olarak duyurdu. Bu, geçen dönemin verdiği onay ve cesaretle bir eylem çağrısı olarak kabul gördü.
Uluslararası Kadınlar Günü 2024 teması eşitliği, çeşitliliği ve katılımı savunan kadınları teşvik ediyor. Bununla beraber önyargı ve ayrımcılığı hayatlarımızdan ve kurumlarımızdan tamamen ortadan kaldırmamız gerektiğini anlatıyor. Mutlu bir gelecek için “Kapasayıcılığa İlham Ver” sloganını kullanıyor. Bunun yanında tema, kapsayıcı toplumu cinsiyete duyarlı bir yaklaşımın ötesine geçiriyor.
2024 teması sınıf, yetenek, nesil, statü ve kültür ayrımlarını aşan bir toplumun önemine vurgu yapıyor. Her bireyin hak ve sorumluluklarının olduğu ve aktif rol aldığı katılımcı bir toplum öngörüyor. Eşitliğe, katılıma ve çeşitliliğe saygılı bir toplumun önemini vurguluyor. Bunu sağlayacak liderliği ve katılımı teşvik ediyor.
Kadınlar toplumu ve siyaseti yönlendiriyor.
Her kökenden kadın, cinsiyet ayrımcılığının asla eşitlik ve adalet getirmeyeceğinin uzun zamandır farkındadır. Bu nedenle birçok kadın, bu sorunun çözümünün bir parçası olmak için gönüllü çalışmaya devam etmektedir.
İnsanlar birbirine yardım ederek dünyanın değiştiğini kavrar. Böylece gençler büyüdükçe farklı bakış açılarına sahip farklı sesleri duymanın değerini de anlar. Bu sebeple 2024 yılı teması, ortak özgürlük ve fırsat arayışında olan kararlı kadınları öne çıkarıyor.
Bugün eşitlik, çeşitlilik ve katılım insanlar üzerinde kapsayıcı ve güçlü motivasyonlardır. Toplumu oluşturan en küçük birim aileden işletmelere, sivil toplum kuruluşlarından siyasete kadar statükoyu oluşturan her yerde kadınlar söz sahibi olmak için öne çıkıyor. Bunun olmaması da düşünülemez çünkü toplumun yarısını oluşturan bir kesimin konuşmaması işin doğasına aykırıdır.
Bugün kadınlar ülkelerinin en yüksek pozisyonlarında siyasi hayatı yönlendirecek güce sahipler. Statista
Kadınlar, zararlı sosyal politikaları ve davranışları tespit ediyor. Ayrıca, ortak bir gelecek için farklı bakış açıları geliştiriyorlar. Bunun sonucunda kadınlar aksayan yönlere çözüm önerileri ve projeler geliştiriyor.
Bu, bir egemenlik kaybı ya da kazancı değildir. Dünyanın artık böyle kısa vadeli bakış açılarıyla kaybedecek zamanı yoktur. Bu hareket, erkek ya da kadının ötesinde ortak bir gelecek kurmak için fırsattır. Bu sebeple yanlış yorumlar ve itibarızlaştırma çabaları karşısında hem kadın hem de erkeklerin ortak sağduyu ve cesareti göstermesi gerekir.
Bu yıl yerel değerleri yansıtan kadınlar öne çıkıyor. Değişimin önemini gösteren, uygulamalar ve mevzuat oluşturmak için öncülük eden yerel kadınlara önemli görevler düşüyor. Onlarca yıldır süren ayrımcılığın ardından katılım, eşitlik ve adalet için ortak çalışmalar teşvik ediliyor.
Katılım nerelerde mümkün?
Teknoloji geliştikçe fırsat eşitliği de artıyor. Bu da cinsiyet eşitsizliğini hızlı bir şekilde düzeltiyor. Kadınlar bugün siyasetten sağlığa, finanstan spora kadar birçok sektörde liderlik gösterebiliyor. Ne var ki hayat çok geniş bir kavram ve kadınların bunların dışında katılım sağlayacağı daha birçok alan var. Mesela bunlardan bir tanesi STEM eğitimidir. Çocukların küçük yaşlardan başlayarak yüksek öğrenim yıllarını da kapsayan bir eğitim yaklaşımıdır. Sadece tek bir disiplini değil hayatın zorunlu kıldığı fen, teknoloji, mühendislik ve matematiği eğitimin her anında içselleştirmeyi amaçlar.
4 disiplinin bir uyum içinde özümsenmesi kadınların yaşadığı eşitsizlikleri aşmasında önemli bir köşe taşıdır. Toplum, karşılaştığı fırsat eşitsizliklerini STEM’le daha kolay aşar. Dünyanın az gelişmiş bölgelerinde bulunan ya da ırkçılığa maruz kalan kadınlar STEM eğitimiyle gelişmiş bölgelerle aradaki mesafeyi kapatabilir. Bu durum sadece ekonomik avantajlar değil onun getirdiği sinerjiyle yaratıcı ve sanatsal imkanları da çoğaltır.
Bugün ücretli işlerde çalışan kadınların sayısı hızla artıyor. Hala ücretlendirmede adaletsizlik olsa da bu açık hızla kapanıyor. Yapılan bilimsel çalışmalarla bu eşitsizlikler ortaya çıkıyor. Üstelik kadın bilim insanlarının bu konudaki çalışmaları Nobel Ödülü’nü kazanmalarına sebep oluyor. Kadın sorunlarına kadınların çözüm bulması da mücadeleye ayrıca anlam kazandırıyor.
Türkiye’de 08 Mart ve Kadın Tarihi Ayı
Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında, iki komünist kız kardeş Rahime Selimova ve Cemile Nuşirvanova’nın girişimi ile gerçekleşti. Bu tarihten sonra 1975 yılına kadar kutlamalara izin verilmedi. Kadın hareketinin sosyalist bir yanı olması uzun yıllar faaliyetlerini gizlice yürütmesine sebep olmuştur. Dünyada da geç tanınmasının sebebi muhtemelen budur.
Birleşmiş Milletler 1975 yılında “Kadın On Yılı” nı ilan etti. Türkiye de aynı yıl “Kadın Yılı Kongresi” ni gerçekleştirdi.
08 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün yeniden kutlanmaya başlamasında bir sivil toplum örgütü olan İlerici Kadınlar Derneği’nin faaliyetleri etkili olmuştur. Bunun sonucunda kadın hareketi yer altından meydanlara çıkabilmiştir. Böyle olsa da sosyalist bir hareket olmasından dolayı devlet kadın hareketine her zaman mesafeli yaklaştı. Öyle ki 1980 darbesinde kutlamalar 4 yıl boyunca yapılmadı.
08 Mart, geçmişten farklı olarak 1984 yılında tüm kadın ve sivil toplum örgütlerinin katıldığı daha kapsayıcı bir kutlama haline geldi. Bugün 08 Mart Dünya Kadınlar Günü ülkemizde resmi bir bayram havasında kutlanmaya devam ediyor.
Türkiye, her yıl Microsoft bünyesinde düzenlenen “Teknolojinin Kadın Liderleri Türkiye’yi geleceğe taşıyor!” yarışması ile Kadın Tarihi Ayı kutlamalarına katılım sağlıyor. İnovasyon için cinsiyet eşitliğine vurgu yapan, teknolojide öne çıkan ve başarı hikayelerinin ilham verdiği kadınları destekliyor.
Sonuç
Tarihten gelen her sorunun bir çözüm süreci vardır. Belki de metodu dersek daha doğru tanımlamış oluruz. İlk adım farkındalığı arttırmaktır. Sonraki adım zihinlerde bu sorunun çözümünü kabul etmektir. Bu, artık ön yargılardan yavaş yavaş kurtulmak anlamına gelir. Son olarak bunu bir hayat biçimi kabul etmek ve yeni bir toplum yapısı inşa etmektir.
Dünya şu anda 3. adımın içindedir. Cinsiyet sorununun zihinlerde çözülmesi aslında sorunun çözüldüğü anlamına gelir. Gerisi biraz zor bir süreç olan ve önemli bir detay olan toplumun yeniden yapılanmasıdır. Neticede binlerce yıllık bir iş bölümünün yeniden yapılması 10 yılda gerçekleşecek bir olay değildir. Her şeyin yerine oturması bir kuşağı geçebilir. Kadına şiddet yine olacaktır. Bölgeler arası cinsiyetçiliğe yine rastlayacağız ama bunlar hep azalarak devam edecektir.
Teknoloji, bu ayrımcılığın bitmesini gerektiriyor. Doğanın kadını yeniden öne çıkarması insandan daha çok onun tercihi olduğunu gösteriyor. Belki de önümüzdeki 1000 yıl bir kadın bin yılı olur ya da hepimizin özlediği daha demokratik bir dünyaya kavuşuruz. Her ne olursa olsun cinsiyet eşitliği mücadelesi bugün daha kapsayıcı ve ortak bir geleceğe yapılan yatırımdır.